Olay yeri terk tek başına rücu nedeni değildir.



Olay yeri terk tek başına rücu nedeni değildir.

Bedeni hasara neden olan trafik kazalarında sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin,

- Tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme,
- Can güvenliği nedeniyle uzaklaşma gibi zorunlu haller hariç olmak üzere, 
(Polis-karakol veya jandarma noktasına gidilip tutanak tutulması gerekir.)

Olay yerini terk etmesi veya kaza tutanağı, alkol raporu vb. kazanın oluş koşullarına
ilişkin gereken belgelerin düzenlenmesi yükümlülüğüne aykırı davranması halinde,


Zarar görene sorumluluk sigortasından ödeme yapan sigortacının ;
İşletene veya sürücüye dönebilmesi(rücu edebilmesi) hakkı doğabilir.


Olay yeri terke bağlı rücu durumunda; 

SİGORTA ŞİRKETİNİN HAKLI RÜCU İŞLEMİ için yeni genel şartlarda  2 şartın gerçekleşmesi gerekir.
a)- Bunlardan ilki meydana gelen trafik kaza sonucunda "bedeni hasar"ın doğmasıdır.

b)-Rücu için gerekli olan ikinci sebep ise, sigortalı araç sürücüsünün olay yerini terk sebebinin 

Trafik sigortası genel şartları B.4/f bendi kapsamında "tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme, can güvenliği nedeniyle uzaklaşma" gibi zorunlu hallerden birine dayanması gerekmektedir.

Yukarıdaki şartlar bir arada gerçekleşmedi ise sigorta şirketi rücu edemez.


İzmir BAM 11. Hukuk Dairesi         2018/2576 E.  ,  2021/1333 K.

"...01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının "Zarar Görenlerin Haklarının Saklı Tutulması ve Sigortacının Sigortalıya Rücu Hakkı" başlığını taşıyan B.4. maddesinin f bendinde "bedeni hasara neden olan trafik kazalarında sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin, tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme, can güvenliği nedeniyle uzaklaşma gibi zorunlu haller hariç olmak üzere, olay yerini terk etmesi veya kaza tutanağı, alkol raporu vb. kazanın oluş koşullarına ilişkin gereken belgelerin düzenlenmesi yükümlülüğüne aykırı davranılması" hali rücu sebebi olarak düzenlenmiştir. Görüldüğü üzere yeni genel şartlarda olay yerini terk sadece bedeni hasara neden olan trafik kazalarında rücu sebebi olarak öngörülmüştür. Bu nedenle maddi hasarlı trafik kazalarında olay yerini terk, gerçekleşen rizikonun teminat dışı olmasını gerektirmeyip davacının trafik poliçesi ile üstlendiği sorumluluğunu ortadan kaldırıcı bir etkisi bulunmamaktadır. "


4. Hukuk Dairesi         2023/11866 E.  ,  2023/12935 K.

"...Dolayısıyla 01.06.2015 tarihinden önce düzenlenen zorunlu trafik sigorta poliçelerine dayalı olarak zarar gören hak sahiplerine ödemede bulunan sigorta şirketi salt olay yerini terk nedenine dayalı olarak kendi akidine rücu edemeyecektir. Ancak 01.06.2015 tarihinden sonra düzenlenen zorunlu trafik sigorta poliçeleri nedeniyle bedensel hasarlı trafik kazası sonucu zarar gören hak sahiplerine ödemede bulunan zorunlu trafik sigortacısı, kendi akidi olan sigortalısına karşı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının B.4 maddesine göre olay yerini terk nedeniyle rücu davası açabilecektir. Zira bedensel hasarlı trafik kazalarında 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Genel Şartların B.4 maddesinde ifade edilen haller ile benzer zorunlu haller dışında olay yerini terkin, içe rücu sebebi olduğu kabul edilmiştir. Olay yerini terk ile içe rücu sebebi gerçekleşmiş olup olay yerini Genel Şartların B.4. maddesinde sayılan haller ile benzer zorunlu nedenlerden biri nedeniyle terk ettiğini, dolayısıyla rücu sebebinin oluşmadığını ispat yükü ise sigortalıdadır. Sigortalı kaza yerini ancak Genel Şartların B.4. maddesinde sayılan zorunlu nedenlerden biri nedeniyle terk ettiğini ispatlar ise rücu durumundan kurtulacaktır."


17. Hukuk Dairesi         2015/14237 E.  ,  2018/7746 K.

"...plaka sayılı araç ile meydana gelen trafik kazası sonucu aynı araçta yolcu olarak bulunan dava dışı ...isimli şahsın yaralandığını,
... evden para almak için olay yerini terk ettiğini ancak daha sonra karakola gidip ifadesini verdiğini, rücu şartlarının oluşmadığını bildirerek davanın reddini savunmuştur.
...
... adına kayıtlı aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olup, kaza sırasında sigortalı aracı kullanan kişinin olay yerini terk ettiğini, ehliyet ve alkol durumunun belirsiz olduğunu ileri sürerek poliçe kapsamında ödediği tazminatı sigortalıdan rücuan tazmini talebinde bulunmuştur.

Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçe genel şartlarının B.4. maddesinde sigorta şirketinin sigortalısına rücu edebileceği haller düzenlenmiş olup, rücu hakkının doğduğunun ve maddede sayılan bu hallerin mevcut olduğunu ispat yükü sigorta şirketindedir.
Davacı vekili dava dilekçesinde rücu nedeni olarak sürücünün firar ettiğini belirtmiş olup sürücünün olay yerini terk etmesi sigortacıya rücu hakkı vermez. Sigorta şirketinin somut delillerle genel şartlar B.4. maddesinde sayılan hallerin gerçekleştiğini ispat etmesi gerekir. Davacı ..., zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları uyarınca, sürücünün ehliyetsiz olduğunu veya alkollü bulunduğunu somut delillerle kanıtlaması buna göre araştırma inceleme yapılması gerekir. (HGK.nun 10.12.1997 gün 1997/11-772-1043, HGK.nun 16.12.1998 gün, 1998/11-872-905, HGK.nun 22.12.2010 gün 2010/17-655, 688 sayılı kararları)
O halde, mahkemece davacı davasını somut delillerle kanıtlayamadığından davasının reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir."

17. Hukuk Dairesi         2015/11912 E.  ,  2018/6248 K (Kasko hakkında)
"... Davalı vekili, sürücünün kaza anında alkollü olduğunu ve olay yerini terk ederek alkol tespitini engellediğini, talebin teminat dışında kaldığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan delillere göre davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
01.04.2013 tarihinde yürürlüğe giren Kasko Genel Şartlar A.5.10.maddesi “Zorunlu haler(tedavi ve yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme, can güvenliği nedeni ile uzaklaşma vb) hariç olmak üzere bu maddenin 5.4 ve 5.5 nolu bentlerindeki ihlaller nedeni ile sürücünün kimliğinin tespit edilmesini engellemek için kaza yerinden ayrılması” teminat dışı hal olarak düzenlenmiştir.
Somut olayda davacı vekili araç sürücüsünün korku ve panikle olay yerinden ayrılmak zorunda kaldığını ileri sürmüştür. Davacı tarafça araç sürücüsünün olay yerini zaruretten terk ettiği geçerli deliller ile ispat edilememiştir. Buna göre mahkemece Kasko Genel Şartlar A.5.10. maddesi uyarınca talebin teminat dışında kaldığı gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm verilmesi doğru değildir."


Bilgi için aramaktan çekinmeyin.

Çözüm için iletişim bölümünden bizimle irtibata geçin.

6100 sayılı HMK 293/1 de yer alan "Taraflar ,dava konusu olayla ilgili olarak, uzmanından bilimsel mütalaa alabilirler." uyarınca özel bilirkişi raporları düzenlemekteyim.