SİGORTACILIKTA SİGORTACININ SEBEPSİZ ZENGİNLEŞMESİ.

Bu yazımızda;
Araçların hasar ekpertiz sürecinde sigorta şirketinin çoklukla yaptığı parçayı tedarik etmesi veya tedarik iskontosu durumunu inceliyoruz.  


HDI sigorta a.ş  Kasko poliçesinden.

ONARIMIN GERÇEKLEŞTİRİLECEĞİ SERVİS Sigortalı aracın onarımı, HDI Sigorta'nın web sitesinde (www.hdisigorta.com.tr) yayınlanan anlaşmalı servislerde gerçekleştirilir. Sigortalının, anlaşmasız servisten hizmet alması, sigorta şirketinin onayı ile mümkündür. HDI Sigortanın anlaşmalı olmadığı tamirhane ve servislerde yapılacak onarımlarda, tedarik edilebildiği durumda parça tedarikinin sigorta şirketi tarafından yapılacağı ve parçanın servis tarafından tedarik edilmesinin sigorta şirketinin belirlediği parça iskonto oranı ile olacak şekilde sigortacının onayına bağlı olduğu hususlarında mutabık kalınmıştır.





   Hasar gören araçlar için “parça tedariği” rekabet kurumunca sadece kasko sigortacılığı için tanınan 2 yıllık izin 2008 de iptal edilip uzatılmamış olsa da, eksperin görev tanımında parça tedariği ,parçayı sipariş geçme, parçayı takip etme olmasa da bu kasko ve trafik sigortasında devam ede gelmiş durumda.

 ( Rekabet Kurulunun 17.01.2008 tarihli 08-06167-21 karar sayı numaralı iskonto muafiyet sonlandırması kararı ile iskonto ve tedarik muafiyetinin ortadan kalktığına dair kararı uygulamaya konulmuştur. Kurul kararın tam metnine buradan erişebilirsiniz.

    Mal(Kasko) veya sorumluluk(Trafik) sigortalarında yargıtayın kökleşmiş içtihatlarında gerçek hasarın iskontosuz kdv dahil olduğu belirtilmekte fakat sigorta eksperinin raporlarda bolca tedarik ve iskonto görülmektedir. 

İş bununla kalmamış sigorta eksperleri icra komitesi (seik) sigorta tahkimde bilirkişi rapor şablonuna dahi bunu eklemiştir.

Çünkü eksperi atayan ve ödemesini yapan sigortacı böyle istemektedir. 


Geçen hafta mahkeme dosyası önüme geldi. 

İkinci el araç beğeniliyor ve satın alınıyor. 

Bakım için yetkili servise gittiğinde aracın sağ ve sol airbag açıldığı, airbag kontrol ünitesinin çalışmadığı tespit ediliyor.

Aracı alan ”gizli ayıp” nedeni ile soluğu mahkemede alıyor. 

Mahkeme sigorta bilgi merkezinden tüm evrakları isteyince olay aydınlanıyor. 

Tüm hasarlar, tutanaklar ve sigorta eksper raporları geliyor. 

Araç satılmadan 7 yıl önce %25 kusurlu olduğu bir trafik kazasından ön kısmından hasar aldığı ortaya çıkıyor. 

Sigorta eksper raporu incelendiğinde eksperin tamirci ile hasar tutarı için kendi aralarında anlaştığı görülüyor. 

Raporda yedek parça tedarik iskontosu vardır. 

Yani parça tedarik edilecektir ama sigortacı mağdur araç %25 kusurlu olduğundan parça göndermez ve hasar tutarından %25 iskonto yaparak ödeme yapar. Eksper araç sahibine %25 kusurlu oluğunu çıkan hasarın %25 ini ödemesi gerektiğini söylemez, eksper raporunu hak sahibi ile paylaşmaz. 

Her zaman olduğu gibi kendini atayan sigortacısına raporu gönderir. Faturasını keser, ödemesini alır. 

Hak sahibine raporu verse tedarik etmediği parçanın iskontosunu nasıl anlatacak ? 

Araç halk ağzı ile “yalap şalap” yapılır. 

Sonuçları; 

Her şeyden önce sigorta eksperi üçüncü kişi konumundaki servis ile anlaşamaz. 

Hak sahibi sigortalı veya sigortadan menfaat sağlayandır. 

Sigorta eksperinin görevleri içinde tedarik yoktur. 

Bu ancak olmayan bir menfaatin sigortacı lehine haksız kazanç sağlanmasına alet edinmesi olabilir. 

Sigorta eksperinin görevleri içinde “parça tedarik işleri” olmadığı gibi “tedarik iskontosu” da yoktur. 

Sigortacı; rekabet kurulunun sadece kasko sigortacılığı için verdiği ve sonra iptal ettiği bu işlevin iptaline uymamış hatta trafik sigortası için kullanmış ve hâlâ kullanmaktadır.

Bu durumun hukuki yönüne bakalım, 

Türk Ticaret Kanunu  “4. Geçerli olmayan sigorta 

MADDE 1404- (1) Sigorta ettirenin veya sigortalının, kanunun emredici hükümlerine, ahlâka, kamu düzenine, kişilik haklarına aykırı bir fiilinden doğabilecek bir zararını teminat altına almak amacıyla sigorta yapılamaz. “ 


Benzeri,daha genişi ve dayanağımız Borçlar Kanunu (m.27) de var, 

"Kanunun emredici hükümlerine, kamu düzenine, kişilik haklarına aykırı veya konusu imkansız olan sözleşmeler kesin olarak hükümsüzdür".  Sigorta ilişkisinin özelliği gereği kanunumuz, sigorta hukukunda sözleşme serbesti ilkesinin uygulama alanlarını daraltmıştır.

     Sigorta şirketlerinin sigorta sözleşmesinin içeriğini belirlerken taraflar sözleşmenin içeriğinde serbest bırakılmamıştır. 

Buna göre sigorta sözleşmelerinin kanunda emredici hükümlerle belirtilen durumlara aykırı olmaması gereklidir. 

Ayrıca sigorta ilişkisinde geçerli olan sigorta genel şartlarının Seddk (sigortacılık ve özel emeklilik düzenleme ve denetleme kurumu) onayı ile hüküm ifade edeceği ama Seddk nın da yukarıdaki kanun hükümlerine aykırı genel şartları düzenlemiş ise bunun dahi “kesin hükümsüz “ olacağı açıktır. 

Mücadelemiz: tedariğin bitmesi ve yakın gelecekte her şeyin özüne dönmesi içindir.


Yorumlar
* Bu e-posta internet sitesinde yayınlanmayacaktır.